HAYATI ISKALAMAK
Ağır ağır ölürler yolculuğa çıkmayanlar, okumayanlar, müzik dinlemeyenler, gönlünde incelik, vicdanında hoşgörü barındırmayanlar.
Ağır ağır ölürler öz saygısını yok edenler, kendisine yardım edilmesine izin vermeyenler, ne kadar şanssız oldukları ve sürekli yağan yağmur hakkında bütün hayatlarınca yakınanlar, daha bir işe koyulmadan o işten el çekenler, bilmedikleri şeyler hakkında soru sormayanlar, bildikleri şeyler hakkındaki soruları yanıtlamayanlar.
Ağır ağır ölürler alışkanlıklarının esiri olanlar, her gün aynı yolları yürüyenler, ufkunu genişletmeyen ve değiştirmeyenler, giysilerinin rengini değiştirmeye yeltenmeyenler, tanımadıklarıyla konuşmayanlar.
Ağır ağır ölürler tutku ve heyecandan kaçınanlar, beyaz üzerinde siyahı tercih edenler, onarılmış kırık kalplerin gözlerindeki pırıltıyı görmek istemeyenler.
Ağır ağır ölürler aşkta ve işte mutsuz olup da bu durumu değiştirmeyenler, hayallerini gerçekleştirmek için bile risk almayanlar, hayatlarında bir kez dahi mantıklı tavsiyelerin dışına çıkmamış olanlar.
Anımsayalım her zaman; yaşıyor olmak yalnızca nefes alıp vermekten çok daha büyük bir çabayı gerektirir. Yalnızca ateşli bir sabır ve tutkular ulaştırır bizi muhteşem bir mutluluğun kapısına…
Kaynak: Pablo Neruda
Olgunlaşır insan; Kazanmanın yeniden başlamak olduğunu öğrenince, Beklememenin hafifliğini hissedince, Mutluluğun bakış açısında olduğunu anladıkça, Karşılıksız sevmeyi başarabilince, Kötünün içinde iyiyi, iyinin içinde kötüyü fark edince, Söylenilene değil söylenmek istenileni anlayınca, Kelimeleri değil, gözleri okumaya başlayınca, Asıl sevilmeye layık olanı bulunca, Kendini tanıyınca, Boş gururdan vazgeçince…