FARKLI BİR YOL SEÇMELİYİZ

Bir gün…
”Nimetlerine bir türlü doyamadığımız” bu fani dünyayı
Bırakıp gideceğimizi asla düşünemiyoruz…
O yüzden de,
Arkamızda kalacak insanların gönüllerine bir aydınlık pencere açacak şeyleri hep ihmal ediyoruz;
Mesela;
Sevdiğimiz insanları her fırsatta bağrımıza basmak gibi …
Üzdüğümüz için üzgün olduklarımızdan özür dilemek gibi…
Yüz vermemek, iktidarımızı korumak adına bir kol boyu uzak tuttuklarımıza,
Onlara çok değer verdiğimizi ve onlarsız bir hayatı düşünmek bile istemediğimizi
söylemek gibi…
Komik olmaktan korkmadan dalga geçmek gibi kendi aptallıklarımızla…
Ve hatalarımızı itiraf etmek gibi…
Eleştirip durduğumuz insanlara, söylemeyi ihmal ettiğimiz özel ve güzel yanlarından da bahsetmek gibi…
Evimizi paylaştığımız ya da birlikte çalıştığımız insanlardan,
Ekmeğimizi aldığımız bakkala,
Çöpümüzü toplayan belediye işçisine kadar,
Sesimize ses, elimize el veren, hayatımızı kolaylaştıran ve katlanılır hale getiren herkese, Gönülden bir teşekkür etmek gibi…
Çok kırıldığımız ve sırtımızı döndüğümüz insanları, bir daha görmesek bile Allah huzurunda onlarla hesabımızı kapatmak ve onların yol açıklığı için dua etmek gibi…
Bir zamanlar bizi bırakıp gidenlerin bize yapmış olmalarını çok isteyeceğimiz şeyleri,
BİR TÜRLÜ YAPAMIYORUZ!
AMA BİZ;
Daha farklı bir yol seçebiliriz…
Çocuklarımız başta olmak üzere, etrafımızdaki herkese bir nefes,
Bir umut, bir güzel anı, bir insanlık örneği, bir sevgi çiçeği bırakabiliriz…
Çok fazla bir şeyimiz olmayabilir paylaşılacak,
Ama gönül mirasımızla besleyebiliriz bir sürü gönülü…
Ve çok daha huzurlu bir vedalaşma yaşayabiliriz hayatla,
Üstelik bunun için yaşlanmayı beklememize de gerek yok!
Bu mirası dağıtmaya,
Hemen bugün,
Hemen şimdi başlayabilir,
Ve kendimize asla pişman olmayacağımız bir hayat hediye edebiliriz.