1960 VE 1970’LERDE GENÇ OLMAK…

Evet, bugünkü gençlerin sahip olduğu pek çok şeye sahip değildik; ne bilgisayarımız vardı, ne de cep telefonumuz. Televizyonumuz siyah beyaz ve tek kanallıydı.
Elektrikler ve sular sık sık kesilirdi, Cumartesi günleri de okula giderdik.
Tüp gaz, Sana yağı , çay, şeker kuyruklarına girerdik.
Raflarda bin bir türlü yiyecek içecek markaları yoktu.
Lewi’s, Lee, Tomy Hilfigger, Mudo, Adidas, Puma, Nike, Benetton, LC Waikiki, Flo, Deichmann giymezdik.
Mc Donald’s, Pizza Hut, King Burger’de karnımızı doyurmaz, Starbucks’ta kahve içmezdik.
AVM, süpermarket, barkod, bankamatik , kredi kartı, on line, Mp3, Mp4, USB, bonus gibi kavramları bilmezdik.
Konuşurken; “atıyorum, oha, adamsın, iyi ki varsın, sıkıntı yok, bye” gibi uyduruk kaba saba kelimeleri kullanmazdık.
Arkadaşlarımızla selâmlaşırken kafalarımızı tokuşturmazdık.
15 yaşındaki genç kızlara “bayan” tanımadığımız yaşlı beylere “dayı” demezdik. Ne idüğü belirsiz saçma sapan “delikanlılık raconlarına” prim vermezdik.
Saftık ama aptal değildik.
Okullardaki müfredat programları ağırdı ama hakkından gelirdik; üçüncü sınıftayken “Kerrat Cetvelini” ezbere bilirdik.
Okurduk, dünyada olup biten her şey bizi ilgilendirirdi.
Geleceğe ümitle bakardık, çünkü biz sevginin gücüne inanıyorduk, halâ ona inanıyoruz..
FOTOĞRAFIN SİYAH BEYAZ OLDUĞUNA BAKMAYIN
ASLINDA BİZLER ÇOK DA RENKLİ YAŞARDIK… “