KALP GÖZÜ

İnsanoğlu neye değer verir? Ya da kimlere değer verir?
İnsan gerçekten sevdiği şeylere değer verir. Peki bu değeri korumak ne ile ilişkilidir? Bu değeri korumak kalpten sevmekle ilişkilidir. Geçici verdiğin değer ise egon ile ilişkilidir.
Bir kadın bir adama aşık olur, adamın bir sürü özellikleri vardır kadının ilgisini çekebilecek. Belki kariyerli ve çok para kazandığı bir işi, belki son model bir arabası belki de çok güzel bir fiziği vardır. Tüm bu özellikler bu adama aşık olmak ya da onu sevmek için yeterli olabilir kadın için. Bu beklentili ve koşullu bir aşktır ya da sevgi.
İnsan egosal aşık olmaya odaklı ise karşısındaki kişiye sahip olmak ister. Sahip olduğunu düşündüğü anda ise aşkı biter ve yeni arayışlara girer.
Enerjini eğer zihninden, kalbine tam anlamıyla ve sürekli indirmeyi başaramıyorsan, yaşadığın aşklar hep bu türden olacaktır.
Çünkü bu şekilde insanları sadece yüzündeki iki gözünle görürsün.
Oysa ki insan bedeninde iki tane daha göz vardır.
Bir tanesi iki kaşının ortasındaki 3.göz, diğeri ise kalp gözü.
Hepimizin sürekli kullandığımız iki göz, gündelik işlerimizi yapabilmemiz içindir. Kitap okumak, yolda rahat yürüyebilmek, önümüze çıkabilecek cisimleri görmemiz içindir.
İki kaşımızın ortasındaki gözümüz ise, bizim sezgisel gözümüzdür. Belki zifiri karanlıktaki bir yolda yolumuzu bulmak için, hani iki gözün göremediği, çok ötesindeki…Hani bazen neden diye sorarlar ya, aslında mantıksal olarak verebileceğin bir cevabın yoktur. Bilmiyorum dersin basitçe, sadece hissettim dersin…Onu 3.gözün görür. Akıl gibi mantıklı bir açıklaması olmadığı için, analitik düşünmeye odaklı insanlara saçma gelir, bazen geri zekalı durumuna bile düşebilirsin onların gözünde iki gözlerinde, analitik zihinlerinde…
Ve kalp gözü …Eğer kalbinin gözü açıksa , karşındaki insanın ruhunu, özünü görürsün. Bazen o kişi zihniyle konuşur, onu da hemen fark edersin, ama sen onun kalbine bakmaya devam edersin.
Hani kalp gözü açık bir insan olur ve sever birisini. Görmüştür çoktan karşısındakinin kalbini. Ama sevilen bu kişi kalbinden çok uzaklarda yaşıyordur çoğu zaman. Etrafındaki insanlar sana deli gözüyle bakarlar, ya sen deli misin nasıl seviyorsun bunu derler, bir anlam veremezler. Çünkü sevilen kişi kendini kaybetmiştir dualitenin, zihninin içinde…O güzel kalbinin farkında bile değildir. Çok sevecendir aslında onun kalbi, içinde ne öfke vardır ne de kızgınlık, sadece sevgi…Kalp gözü açık olan kişi işte tam da bunu görmüştür. Ama bunu nasıl anlatabilir ki kalp gözü kapalı insanlara???
İşte bu yüzden kalp gözüyle gören ve seven insanlar sonsuz severler. Ne olursa olsun, ister yollar ayrılsın isterse birleşsin. İki göz gördüğünü çabuk unutur da kalp gözü asla unutmaz.