YAŞAMDAN KEYİF ALMAK KÜLTÜR İŞİDİR

İş adamlarına en çok para hakkında sorular sorulur…

Paranın iki kişiliği vardır :

Birincisi;

Para bir değiş tokuş aracıdır…Para verip yiyecek, giyecek, ev, araba, hatta sağlık satın alabilirsiniz…

İkincisi ile

Gelecek korkusunu yenersiniz….“Yaşlılığımda çaresiz, muhtaç, perişan kalmam, çünkü kötü günler için paramı bir kenara ayırıyorum” dersiniz…

Ama paranın ötesinde, yani parayla satın alınamayan para-üstü bir konu daha vardır…

Bunu parayla satın alamazsınız…

Bunun adı zevk ve keyiftir…

Zevk almak, keyif duymak, ancak KÜLTÜR ile mümkündür…

Resimden zevk almak için sergiler bedava, müzik, kaset ve diskler çok ucuza….

Ayrıca konserler de pahalı değil…Tiyatrolar yemek fiyatına…

Sevginin zaten bir bedeli yok, bedelsiz, sev sevebildiğin kadar…..

Güneşin batışından, dalga seslerinden, kuş seslerinden ya da bir çocuk sesinden zevk alabiliyorsanız, sizden daha mutlusu yoktur hayatta…..

Güneşi kaç paraya batırabilirsiniz..?

Denizde dalga seslerini, martı seslerini dinlemenin fiyatı nedir..? Çocuk parkında çocukları seyretmenin, onların o heyecanlı koşuşturmalarını seyretmenin bir bedeli varmıdır, acaba?

Yaşlılığınız için biriktireceğiniz; kötü gün parası kadar, belki ondan da önemli olan bu zevkler, heyecanlar ve mutluluklardır…

Bunlara sahip olmak ancak kültürle mümkündür….

Para kazanmaya emek verdiğiniz kadar kültür edinmeye de emek verin !..

İster genç olun; ister yaşlı, yaşınızla barışık değilseniz zaten ihtiyarsınız demektir…

Öyle hedefsiz, amaçsız yaşamdan zevk almayan gençler gördüm ki…..

Çok genç ölen yaşlılar olduğu gibi, ihtiyar doğanlar da  var…….

Yaşlılar; ölüme daha yakın derler….

Ama ölüm, nüfus kâğıdı sormuyor…

Onun için herşey para değildir… Hayattan küçük şeylerden zevk almanın, mutlu olmanın  kültürünü kazanmak gerekir.

Maalesef bu kültür okulda, ailede ve çevremizde verilmiyor. Ama kendimizi bu kültür için alıştırmamız, alın teriyle para kazanmanın mutluluğu kadar kendimize yatırım yapmanın, ailemize, çocuklarımıza, çevremize ve yaşadıklarımıza farkındalık kazanmanın, kazandıklarımızı keyifle birlikte harcamanın, paylaşmanın da mutluluk vereceğinin bilincine varalım….

Yaşarken şunun da farkında olalım:

İnsanların en hayırlısı, insanlara ve yaşadığı çevreye faydalı olanıdır.

Yaşadığı çevreye, topluma faydalı olan insanlar yaşamdan daha çok zevk alır.