SEN İNSANLARI NASIL GÖRÜRSEN ONLAR DA SENİ ÖYLE GÖRÜR
Herkes doğru insanı arar…
Doğru eş,
Doğru arkadaş,
Güvenebileceği bir sırdaş,
Oysa kendisi başkasının gözünde,
Ne kadar doğru insandır bunu hiç bilmez…
Eğer sen iyi olursan,
Bir başkasının aradığı,
Doğru insan olursun.
İnsan insanın aynasıdır derler.
Eğer sen düzgün bir insansan
Herkesi de doğru olarak görürsün.
Hayat yokuşunu tırmanırken rastladığınız insanlara iyi davranın;
Yokuştan inerken yine bu insanlara rastlayacaksınız.
Çıkarken onlara ne kadar iyi davranırsanız,
İnerken de size öyle davranacaklar,
Ayna misali, nasıl bakıyorsan aynaya
Onu görüyorsun karşında.
Ne ekersen onu biçiyorsun hayatta.
İyilik yaparsan iyilik,
Kötülüğe karşılık kötülük.
DOĞRU İNSANLARI ARAYAN SEYYAHIN HİKAYESİ :
Büyük bir şehre yaklaşmakta olan bir seyyah, yolun kenarında bir kulübede yaşayan bilge bir kadının yanında biraz mola vermiş ve ona şunu sormuş;
– Bu gideceğim kentin insanları nasıl insanlardır?
Bilge kadın soruya soruyla karşılık vermiş:
– Sizin oranın insanları nasıldır?
Adam yanıtlamış;
-Cimri, güvenilmez, asık suratlı ve kalleştirler.
-Ah… demiş bilge kadın. – Buranın insanları da tıpkı öyledir.
Adam uzaklaştıktan bir müddet sonra bir başka seyyah da yine burada konaklamış ve bilge kadına aynı soruyu sormuş.
Bilge kadın da yine aynı soruyu sormuş seyyaha.
Adam da; – Bizim oranın insanları mı? Cömert, güvenilir, güleryüzlü ve dürüst insanlardır, demiş.
Bunun üzerine bilge kadın;
– Bu şehrin insanları da öyledir, demiş.
Ne güzel bir hikaye; nasıl bakarsan öyle görürsün, içinde ne yaşarsan, dışında da onu yaşarsın, sen nasılsan, öyle görürsün…
İlhami Pektaş.